YOK SENSİZ OLMAZ
Steve
Jobs
“İnsanlar
çoğu zaman siz gösterene kadar isteklerinin ne olduğunu bilmiyorlar”.
Yeni
teknolojiler biz fark etmeden hayatımıza sızıyor, görünmez ve vazgeçilmez parçalarımız
oluyor, “Yok Sensiz Olmaz” dedirtiyorlar.
Masaüstü
telefon ve bilgisayarın birleşerek ceplerimize girmesiyle hayatlarımız ve iş
yapma şekillerimiz oldukça farklılaştı. Bu teknolojilere Bluetooth, NFC ve
uçsuz bucaksız uygulamalar dünyası da eklenince neredeyse çağ atladık.
Cep
telefonları önce sabit telefonların, sonra da bilgisayarımızın yerini aldılar. Konum
servisleri ve “beacon” teknolojileri ile tüketim alışkanlıklarımızı yönlendirir
oldular. Cimriliği tarif eden “Elini cebine atmama” deyimi NFC sayesinde yakın
gelecekte tarihe karışacak görünüyor; zira, artık ödemelerimizi de elimizi
cebimize atmadan yapabiliyoruz.
Ama
daha bunlara alışamadan teknoloji bizi şimdi de “giyilebilir teknolojilere”
terfi etmeye zorluyor.
GİYİLEBİLİR TEKNOLOJİLER
Giyilebilir
teknoloji ürünleri finansal alanda da kullanılabiliyor. Özellikle bilgilendirme,
işlem güvenliği ve ödeme işlemlerine imkân tanıması gibi nedenlerle finansal hizmetler,
mobil bankacılık ve ödeme sistemleri anlamında da günümüz insanına hizmet eder
konuma geliyor.
IDC tarafından
yapılan tahminlere göre giyilebilir teknoloji ürünlerinin üretimi 2016’da bir
önceki yıla göre %133, uygulama çalıştırma kapasitesine sahip giyilebilir
akıllı ürünlerinin üretimi ise %510 oranında artacak. Bu teknolojiler zaman
içinde olgunlaşarak ucuzlayacak ve kullanım alanları da başta finansal
hizmetler gelmek üzere genişleyecek.
Giyilebilir
teknoloji ürünlerinin %80’i bilekte taşınabilir türden. Finansal hizmetler
alanında da en rahat kullanımı olanlar bu ürünler. Smart Watch yani Akıllı
Saatler ile Wrist Bands yani Bilek Bantları da bu sınıfta yer alıyorlar. Akıllı Saat kendi stilini de beraberinde
getiriyor ve bankaların farklı hedef kitlelere, finansal alanda farklı
beklentisi olan müşterilere hitap etmesine olanak sunuyor.
MyPrivateBanking’in
Akıllı Saatleri konu alan raporuna göre, giyilebilir teknolojiler sayesinde
bankalar gerçek zamanlı ve şartlara göre farklılaşan servislerle müşterilerine
finansal konfor alanı sağlayabilecekler. Rapor, özellikle Akıllı Saat uygulaması
geliştirmeyi düşünen bankalara yol gösteren ipuçları da veriyor.
-
Yeni teknolojilerin markayı
vizyoner ve cazibeli bir konuma taşıyacağına güvenin. Zira Bankalar bu sayede genç
tüketicileri, milenyumluları ve üst gelir grubuna mensup yeni teknoloji
sevdalılarını portföylerine katacaklardır.
-
Her devrin trendi! Hayli
kişisel bir eşya olan Akıllı Saatler, gerçek zamanlı bilgi ve konum
servisleriyle birleştiğinde Bankaların dijital platformlardaki cazibe merkezi
olacaktır.
-
Paranızdan haber var! Akıllı
saatlerin sunduğu teknolojik imkânlar sayesinde, gelecekte mobil ödemeler ve havale
işlemleri artarak bu kanallara kayacaktır.
GÖRÜNMEZ BANKA
Bankacılık
hizmetlerinin değişim/ dönüşüm sürecine göz attığımızda, finansal işlemlerin artık
“yapılacaklar listesi”nden çıkarak, adeta gözle görülemeyen bir asistan gibi
bizi yönlendireceği günlere doğru ilerlediğimizi izliyoruz.
Bu
değişim/ dönüşüm süreci aşağıda kısaca bahsettiğimiz üç ana evrede
tanımlanabilir;
1 - Müşterilerin fiziki olarak Banka şubesine/ ATM’sine gittiği
dönem
2 - Müşterilerin dijital olarak internet/ mobil şubeye gittiği dönem
3 - Gerçek zamanlı konum ve bildirim servisleriyle Bankanın müşteriye
gittiği dönem
iOS
10.0 sürümüyle birlikte iPhone’lara gelen “Ev” uygulaması ile Nesnelerin İnterneti
(IoT) kavramı elle tutulur şekilde hayatımıza katıldı. Şimdi ise sırada; aracınızı,
buzdolabınızı, ödemelerinizi, takviminizi ve diğer şeyleri birlikte analiz ederek
ihtiyaçlarınızı belirleyip planlayacak dijital/ finansal bir asistan var.
Bu
iş biraz daha büyüdüğünde, dijital/ finansal asistanınız size kış lastiği için ayırmanız
gereken bütçeyi piyasadaki en ekonomik kampanyaları analiz edip sunarken, en avantajlı
kampanyadan hangi kredi kartınızla faydalanabileceğinizi de bildirecek. İşte akıllı
saatler bu bildirimleri/ hatırlatmaları alabilmenizi, işlemleri onaylayabilmenizi
ya da size özel sadakat programlarından anında haberdar olabilmenizi
sağlayacaklar.
Bu sayede
Bankanız da size görünmeden, sizin yanınızda olabilecek…
GİYİLEBİLİR Banka Uygulamaları
İspanyol La Caixa Bank tarafından milenyumlulara yönelik geliştirilmiş mobil imaginBank uygulaması
Akıllı Saatlerle birlikte ATM bulucu ve diğer özel fonksiyonları içerir şekilde
çalışabiliyor. Ayrıca temassız VISA imaginBank debit kartlarının fiziki, mobil
cüzdan ve çıkartmalı çeşitlerinin yanında temassız Akıllı Bileklik entegrasyonu
da bulunuyor.
Avustralyalı St.George Bank Mobil Bankacılık uygulaması üzerinden Akıllı Saat aktivasyonu yapıldıktan
sonra; hesap bakiyesi, en yakın Şube ve ATM bilgilerine ulaşılabiliyor.
Yeni Zelandalı WestPac Bank, Mobil Cash Tank uygulamasıyla birlikte
çalışacak şekilde Akıllı Saatler için de Cash Tracker uygulamasını geliştirmiş. WestPac’in aynı zamanda Google Gözlüğü uygulaması
da mevcut. Gözlük uygulaması ile bakiye görüntüleme, hesaplarınız arasında para
transfer edebilme imkânı bulunuyor. Ayrıca, en yakın Şube ya da ATM için size
navigasyon ile eşlik ediyor.
İngiliz Nationwide Bank, 2016 yılı başında anons ettiği Mobil
Bankacılık uygulamasında, kullanıcının kendisi tarafından tanımladığı
hesapların bakiyelerine Akıllı Saatler üzerinden de hızlı ve kolayca
erişebiliyor.
Akbank Direkt
Mobil uygulaması ile birlikte çalışan Apple Watch üzerinden işlem bildirimleri
gönderimi ve bakiye görüntülemenin yanında ATM’den kartsız para çekilişi de güvenli
bir biçimde yapılabiliyor.
DAHA İŞİN BAŞINDAYIZ
Yukarıdaki
örnek uygulamaları değerlendirdiğimizde, giyilebilir teknolojilerin finansal
hayatımıza entegre edilmesinde daha gidilecek epey yol olduğu anlaşılıyor.
Ürünlerin ve bunlarla uyumlu olan finansal hizmetlerin olgunlaşması, geniş
kitleler tarafından benimsenerek kullanılabilmesi gerekiyor.
Mevcut
uygulamalar şimdilik ağırlıklı olarak bilgilendirme servislerine hizmet
ediyorlar. Ancak tabii bu bildirimlerin kullanıcısını rahatsız etmeyecek seviyede
olması çok önemli.
Akıllı
Saatlerin küçük boyutlarına göre uygulama tasarlanırken “Müşteri Deneyimi”nin
daha da fazla önemsenmesi gerektiğine inanıyorum. Zira hareket alanı daraldıkça
ekranda gösterilen bilgiler, kullanılan renkler, işlemin basitliği ve sezgisel
tasarım unsurlarının giderek daha da ön plana çıkacağını düşünüyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder