Geleceği
tahmin etmenin en iyi yolu onu planlamaktır.
Peter
Drucker
YENİ YIL YENİ TRENDLER
Tüm Banka ve Finansal Kurumlarda yeni yıla ilişkin en temel
hedefin müşteri sayısı ve buna bağlı olarak ciro ve karlılığı arttırmak olduğunu
düşünüyorum. Diğer hedefler de paralelde verildiğinden, aslında mottomuz her
zaman olduğu gibi bu yıl da “Müşteri Velinimetimizdir” olacaktır.
Banka ve Finansal Kurumlar bu yıl da yeni müşteriler kazanmaya,
kazandıkları müşterileri memnun ederek markaya sadık hale getirmeye ve sadık
müşterileri kalıcı kılmaya çalışacaklardır. Sadık müşterilerin beklentileri ise
süreklilik, iyi ve kaliteli ürünler/hizmetler, yenilikçi, güvenilir ve sağlam bir kurumdan
hizmet almak diyebiliriz.
Müşteriler, sözde
değil özde yenilikçi, güvenilir olan kurumlardan hizmet almayı daima tercih
ediyorlar. Kısacası “mış gibi” yaparak müşteriyi kazanabilirsiniz ancak
devamlılığı sağlayabilmek için kurum olarak bu kriterleri gerçekten sağlıyor olmalısınız.
Sosyal Medya ve Müşteri Sadakati
Müşteri bağlılığı yaratmak için kullanılan önemli
mecralardan biri Sosyal Medya. Maliyet avantajının yanında marka – müşteri
bağlılığının daha sıcak, samimi ve birebir kurulabilmesini sağlarken; müşteri
eğilimlerinin takibine de imkân veriyor.
Eğer küçük bir işletmeniz varsa, müşterilerinizin
eğilimlerini sohbetlerinizden, giyim tarzından ya da sosyal medya
paylaşımlarından takip edebilirsiniz. Ancak büyük bir kurumda, bunu ancak özel
uygulamalar ve teknolojik altyapılarla sağlayabilirsiniz.
Büyük kurumlarda müşteri eğilimlerini ve trendleri sezebilmenin
yolu veri madenciliğinden geçiyor. Ancak çoğu marka, elde edilen “sezgileri”
nasıl bir iş planı ve nasıl bir bütçe ile ete kemiğe büründürebileceği
konusunda sorun yaşıyor.
Bu tür veri madenciliği çalışmaları, bir hedefe yönelik
olarak yapılmadığı takdirde sonuç vermiyor ya da verimli olmayabiliyor. Bu
nedenle hedefe yönelik analizler bence daha doğru olacaktır. Bunu gene küçük
bir işletme üzerinden örnekleyelim, mahalle bakkalınız size “Köy salçası ister
misin Abi/ Abla, memleketten getirteceğim de?” diye soruyorsa, hedefini önceden
belirlediği ve bunu satabileceği müşteri sayısını araştırdığını söyleyebiliriz.
Sadık müşterisini ödüllendirmek ve bu yolla diğer
müşterilerini de özendirerek sadakatlerini arttırmak adına yapılmış, takdire şayan diğer bir örneğe göz atalım
dilerseniz;
Burger King, Facebook sayfasına 637 olumlu yorum yapan, tam
bir hamburger aşığı sadık müşterisi Sullyvan’a büyük bir noel jesti yapmış. Fransa’nın
Bordeaux kentinde yaşayan Sullyvan’a en yakın Burger King restoranını 1 km kırmızı
kumaş ile kaplayarak kocaman bir hediye paketinin içinde müşterisine sunmuş.
Sullyvan’a özel park yeri, bir yıl boyunca bedava yemek kartı da hediye
edilmiş.
Sosyal medya kullanımını teşvik eden bu çok özel uygulama
sonrası, 2018’de Burger King sosyal medya sayfalarının bol yorum ve bol rağbet
göreceği kesin.
Dağıtık Kayıt Teknolojisi “Blockchain”
Dağıtık Kayıt Teknolojisinin önde gelenlerinden olan
Blockchain, değiştirilemez işlem kayıtlarının ortak ağlar üzerinde paylaşımı
ile sağlanan yeni bir teknoloji. Önceki yazılarımda da bahsettiğim gibi Blockchain;
merkezi bir düzenleyicisi olmayan, hızlı işlem, düşük maliyet sağlayan,
aracıları ortadan kaldıran bir altyapı sunuyor.
Bankacılık sektörü bu teknolojiyi bir avantaja
dönüştürebilir mi?
Daha gelişkin “dolandırıcılık/ sahtecilik” uygulamaları, daha ucuz “Müşterini Tanı”
sistemleri ve hızlı ödemeler alanlarında Blockchain teknolojisinin
kullanılabileceğini düşünüyorum.
Blockchain teknolojisiyle servis sunan RippleNet üzerinden para
gönderim hizmeti vermek üzere çalışan Santander, UniCredit, UBS ve Standard
Chartered gibi Bankalar bu yolda ilerliyor. Diğer yandan Hintli BankChain ise
ClearChain adı altında müşteri bilgilerini üçüncü partilerle güvenli ve hızlı
bir şekilde paylaşmayı sağlayan “Müşterini Tanı” sistemini devreye almış
durumda.
Blockchain’i kamuya açık olmaksızın kapalı devre kullanmak
isteyen Banka ve Kurumlar için de IBM gibi büyük teknoloji sağlayıcılarının
çözümleri var. Bu çözüm ile Banka ve Kurumlar hassas bilgi ve verilerini kendi
kapalı networkleri içinde güvenli ve bozulmaz şekilde paylaşabiliyorlar.
Blockchain teknolojisinin finans endüstrisinde genel anlamda
bir şeffaflık sağlayacağı, hissedarların işlem bloklarına erişiminin olanaklı
hale geleceği ve kayıtlardaki her türlü değişimden anında haberdar
edilebilecekleri bir ortamın oluşması bekleniyor.
Bu sistemle, 2007-2008 Mortgage krizinde olduğu gibi Banka
yönetici ve çalışanlarının hatalı kararlarının daha şeffaf yönetilmesi ve bir
daha buna benzer krizlerin oluşmamasının sağlanması da mümkün olabilir.
Blockchain’in yaygınlaşması ve standardize olmasıyla birlikte,
mutabakat ve kayıtların saklanması ile ilgili operasyonların gözle görülür
şekilde azalması, operasyonel maliyetlerin düşmesi ve bu süreçlerin daha az
hatayla yürütülmesi mümkün olabilir kanaatindeyim.
Bankalar ve Fintekler
Son 2 yılın parlayan yıldızları Fintekleri her derde deva olarak
gördük. Alışageldiğimiz geleneksel bankacılığın dışında hızlı, pratik, ucuz ve
her segmente hizmet felsefesiyle hareket eden Fintekler için 2018 yılı ve
sonrasının daha zorlu olacağını düşünüyorum. Türkiye pazarında gerek BDDK’nın
getirdiği yükümlülükler, gerek sermaye, karlılık, büyüme gibi zorluklar ve
gerekse büyük grupların bu alanda yaptıkları yeni yatırımlar nedeniyle küçük
ölçekli Finteklerin işi zor. Sistemin bir parçası olarak Bankalarla işbirliği
içinde hareket etmeleri halinde bu ekosistemin daha doğru bir noktaya
oturacağını düşünüyorum.
Keza Bankaların da kendi hiyerarşik düzenleri içerisinde üretemedikleri
yaratıcı ve yeni fikirleri dışarıdan ihraç etmeye ve uygulamaya ihtiyaçları
var. Finteklerin girişimci ve özgürlükçü dünyası Bankalar için de bir ilham
kaynağı olmaya hazır.
İlk bakışta çok kolay görünmese de, Bankaların bu konuda bir
parça fedakârlık yapmaları, bu alana yatırım yaparak ileride elde edecekleri
yeni ürünler, kanallar, teknolojiler ve iş yapma yöntemlerini öngörerek “yenilikçi
düşünce” ile hareket etmeleri gerektiğine inananlardanım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder